20 Ekim 2011 Perşembe

Oturan Minik Uykusuz Boğa

Geçen yazımda bizim bızdığın oturmayı öğrendiği bu yüzden uykularının saptığını belirtmiştim. Bir kaç öneriyi göz önüne alarak bebeği düzeltmeden kendisinin yatmayı öğrenmesini istedim ama bir kaç gün uykuları sapıp bitap düşünce alternatif bir çözüm bulmam gerektiğini anladım. Aklıma bebeğin bacağını battaniyeye sararak yatırmak geldi. Bir süredir bu şekilde yapıyoruz ve hemen düzeldik. Bu arada artık fiziksel kabiliyetlerimiz bayağı ilerdi. Kalkabiliyoruz, sıralıyoruz, emekliyoruz...

Bu da yanında bir dezavantaj getirdi. Ne kadar uykumuz gelirse gelsin uyku ritüelimiz olsa da mutlaka ayağa kalkıyoruz. Ya da oturduğumuz yerden yastıkla, yatak kenarlarıyla oynayıp duruyoruz. Uykuya dalmamız yarım saat daha gecikiyor.

Bir sancı da uykularımız üçten ikiye düşünce oldu. Sabahları altı buçuk civarında uyanıyoruz. 2,5 saat kadar oynayıp yatıyoruz. Öğlen de üç saat aradan sonra genelde iki civari yatıyoruz. Artık kaçta uyursa... Gece uykuları çoğunlukla iyi. Ama gündüzleri aklımız artık oyunlarda kalmaya başladı. Ama yine de annesi askeri disiplinle uyku saatlerini sıkı sıkı uyguluyor. Geçiş aşaması da bir hafta kadar sürmüştür alışması, uyku saatlerinin oturması. Hemen ikiye düşüp uyku saatleri uzamıyor. Biyolojik saatinin oturması vakit alıyor. Ama akşamları hala 7’de uyku ritüelimiz başlayp 7:30’da yatağa giriyoruz.

Bizim iştahlı minik boğanın bu aralar iştahı da gidik. Yemek seçmeden uzun süredir ne bulursak yiyorduk. Ama bu aralar daha kaşığı görür görmez kafa masa sandalyesine gömülüyor. Yedireyim derken gözünü yoğurt bulaştırdım bir kere. Türlü şaklabanlıkla yediriyoruz. Bu arada forumlarda tavsiye edilen “Çocuğum yemek yemiyor” adlı kitaba başladım. Bebeklere zorla yemek yedirmenin zararlarından bahsetmiş. Yavaş yavaş (birden değişemiyorum) öğüdünü dinleyerek bebeği kendi haline bırakmaya çalışıyorum. Ama nasıl bir güdü ise illa yaptığım tüm yemekleri hopur hopur yesin istiyorum. Artık bağrıma taş bastırıyorum.

Yazıyı bitirirken baktım uyumuş:) 15 dakika sürdü bu sefer...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder